15 Haziran 2009 Pazartesi

Freudyen Mevzu


Bir insan evladının cinsel gelişim süreci çok ilginçtir. Benimkisi de öyle oldu efenim.

6 yaşlarındayken Show tv nin unutulmaz programı Tutti Frutti'ye bayılırdım. Babama, anneme onu izlemek için yalvarırdım. Ne olduğunu tam anlayamazdım oyun gibi gelirdi kızlar erkekler soyunuyor çin çin diyerek üstler fora falan. Şimdi düşünüyorum da babam ne düşünmüştür acaba 6 yaşındaki kızının bunu izlemek için yalvarması sırasında. Nitekim bir gün beni sokakta oynadığım oyundan banyo yaptırmak için alıkoyan anneme kızıp yarı çıplak dışarı koşup, banklarda son kalan 2 parça kıyafetimi de çıkarıp "Çin çin dansı" yapıp o zamanki çocukluk arkadaşlarıma unutulmaz travmalar yaşatmıştım.
Sonra vücudumu keşfe çıktım. Bir kere erkeklere benziyordum, dümdüz hatsız odun gibi. Aynada soyunup kendime bakardım , ablam annem farklıydı benden o halde ben kız olamazdım. Erkeğe de benzemiyordum. Bir anlam verememiştim.
Mahallede o zamana kadar beraber oynadığımız mahalledeki erkek kısmı da büyüdükçe bizden ayrı toplanır olmuş, fısır fısır özel konuşmalar yapar olmuştu. Biz bebeklerimizin saçlarını örerken onlarbirbirlerine pazularını gösterir olmuş, birden ortadan kaybolup gizemli tavırlar takınır olmuşlardı.
8-9 Yaşlarındaydım. Bir gün D. heyecanla bize geldi. "Erkeklerin sakladığı ayıp dergilerin nerede olduğunu biliyorum" dedi. Bizi aldı bir heyecan dalgası. Hemen köşedeki duvarın taşlarından birininaltında bulduk dergiyi.Bir sürü kız sardık etrafını, nedense kimsenin bizi bulamayacağı yere gitmiş fısır fısır dergiyi açmıştık. O da nesi inanılmaz kombinasyonlar, hayatlarının ve çocukluklarının baharında 3 kişinin gözleri önünde! Gözümün önünden son nefesime kadar gitmeyecek fotolar. Kızlar şok içindeydik. Birimiz "Ben evlenmeyeceğim" dedi öbürümüz "Yani abimin de böyle mi" dedi, ötekinin nutku tutuldu vs. O günden sonra her erkeği bir canavar olarak görmeye başlamış, saklambaç oynarken mahallenin erkeklerinden köşe bucak kaçar olmuştuk. Bir gün yine D. heyecanla geldi ve abisinin sünnet kasedini ele geçirdiğini söyledi. Kesim anını yani.
Bizler hemen videonun başına koştuk. Ama o da ne, bununla o gördüğümüz farklıydı, kandırılmış mıydık yoksa?
Sonra büyüdük ve cinsiyetler keskinleştikçe , doğa gereğini yaptı ve ergen olduk hepimiz. İlk sutyeni takan bize kocaman bir kadın gibi gelmişti, ilk adet olan sanki dünyamıza ait değildi. Saygı duyuyorduk ona. Huşuyla yaklaşıyorduk. Sonra annemin ve ablamın beni uyardığı beklenen mevzu: ilk regl. Taa ilkokuldayken arkadaşım Z. kızları etrafına toplamış anlatıyordu: "Ablam aybaşı oldu" . Herkes aa falan derken ben babam aybaşında emekli maaşı aldığıiçin ablasının emekli olduğunu düşünüp. "Aaa biliyorum babam da aybaşı oldu. " demiş, kızların inanamaz gözleri arasındabunu onlardan daha fazlabiliyor olmanın gururuyla konuşmuştum. Ama sıra bana da geldi. Böyle birşeye hazır olduğumu sanmıştım ama yanılmışım.İnsan buna hazır olamaz. "Çişimde kan vaaaaaaaaar" diye anneme ağlamaklı koştuğumda ödüm kopmuştu.

İlk ağda deneyimi: Başına ne geleceğini bilmeyen bünyenin verdiği gazla acılar içinde kalan tek bacak ve cesaret edilemeyip haftalarca ilişilmeyen diğer tüylü bacak. (Burada ablam devreye girdi ve beni bir tavuk gibi yoldu.)
Sonra anlaşıldı ki ergenliğin yüzde 70 i tüylerle boğuşmakla geçiyor. Ergenlik vücudundan çıkan tüylere anlam verememekmiş meğer.
Her değişiklikte aynaya koşup soyunup kendimi incelerdim. Bundan dış görünüşümle ilgili kaygılarım olduğu sonucu çıkartılmasın, sadece meraktı benimkisi. Çünkü kızsal şeylerle ilgim olmadı. Makyaj, topuklu sevdası, saçbaş derdim olmadı. Zaten kara kuru, zayıf, gözlüklü tipsiz bir çocuktum. Oje bile sürmezdim.

Hep beni mi buldu manyaklar bilmiyorum ama 14-15 yaşlarındayken annemin rus arkadaşı G. da kaldığım birgün tv dolabının içinde onlarca porno kaset görmüştüm. Ve merak işte. O yokken filmleri izledim! Yine korku dolu günler, erkeklerden korkma,tiksinme, "ay iğrençlerrr" demeler.
Bunun üzerine eve gelip aynanın karşısında geçtim. Kendime baktım baktım. " Oraya" da baktım, iyice aynaya yaklaştırdım... Evlenmemeye karar verdim...Filmdeki gibi böyle birşey bende mümkün değildi, cık olmazdı.

Sonra lise yılları. Lise 2 de S. abisinin dergilerini attı önümüze bu kez. Pislik içindeki dergilere inanılmaz gözlerle ( benimkisi artık inanıyordu ilk görüşü değildi zira artık şok olmuyordu) bakan bir sınıf dolusu kız düşünün.
Sonra Duygu Asena'nın Kadının Adı Yok adlı kitabını okumuştum. Ne açık saçık gelmişti bana. Büyüdükçe fark ettim ki cinsellik her yerde. Gece show tv de kırmızı noktalı filmlerde, Müjde Ar'da, küfür eden adamların ağzında, karikatürlerde, her yerde ...

Çocuklar kendilerini belli bir yaşa kadar cinsiyetsiz görürler, kız- erkek ayrımını tam kestiremezler. Büyüdükçe çevresel faktörler ( anne-baba tutumu, diğer insanların bu konudaki dedikleri, mimikleri , dayatmaları, standartlaştırmaları ( parantez içi parantez kızlar pembe giyer, saçları uzun olur, etek giyer, o kız eşyası, bu erkek oyuncağı vb.) ) ve kendinden gelen cinsiyet faktörüyle cinsel gelişimi başlar. Erkeklerde "Pipini göster, silahla oyna erkekler silahla oynar, erkekler ağlamaz, kız gibi giyinmez, küfür et bakayım erkek adam öyle olur... " dönemleri, kızlarda da "Kızlar süslü olur, kızım ayakkabılarımı giyiyor, makyaj malzemelerimi kullanıyor ne cici ne hoş, kızlar pembe giyer, etek giyer, silahla topla oynamaz, kızlar bebekle oynar bla bla.." evresi başlar. Evciliklerde bile roller bellidir. Kız - erkek rolleri keskindir. Ve bu gelişim nasıl başlarsa öyle de devam eder ve Freudyen bir yaklaşımla hayatını etkiler.

Ben istemeden hayat cinsellikle ilgili materyalleri karşıma birbiri ardına çıkartıverdi ben ne yapayım. O zaman nasıl etkilendiğimi bilmiyorum ama bir çocuğum olursa ve bana erotik bir şovu izlemek için yalvarırsa ne yaparım bilmiyorum :)

7 yorum:

birkadin dedi ki...

o tutti frutti meraki bende de vardi, onca zaman gecmis, icimde kalan onlar olmus :)

cok da guldum bu aybasi konusuna :))

Damlo dedi ki...

etiketlerde haydar dümeni gördüm koptum yauuu :D:D:D valla nasıl öykündüm ben de böyle bi post yumurtlamak istedim şimdi :D:D
valla ben erkek gibydim, bana laf atanlara tekme tokat girişirdim, neden sonra orta okuldan bi kız senin bi erkekle beraber olmana inanamıorum demişti. öylee bi de sınıfta bi cd bulmuştuk kızlarla meraktan öldük üstünde 'beygir' yazıodu şimdi düşündüm de erkekler tam bi hayvaan :D:D öğle arası eve koşup isledik sidiyi. o an herkesde bi böğürtü, aldı gitti korku başını işte. yaa yaa sonra kızlar neden vajinismusuz falan die dolaşıor ortada :D:D
ayy posta saklıyım gerisini bi zaman sonra yazarsam :D:D

Robin Goodfellow dedi ki...

gorkem: tutti fruttiyi unutan yoktur içimize işlemiş :) nice genç parlak dimağları etkilemiştir.

eğreltiotu: hahahah üstündeki yazı da süpermiş "beygir" :D
sen de yaz kimbilir neler çıkacak senden :)

Adsız dedi ki...

sizin şu D. amma araştırmacı ruhluymuş. sayesinde daha 8-9 yaşındayken nelerle tanışmana vesile olmuş :)) tutti frutti merakı hepimizden geçmiş demek bi dönem. uyumamak ve o şovu izlemek için ne dolaplar çevirirdik çocukken :))
bi de sen de benim gibiymişsin çocukken yaaa. ben de erkek gibiydim dediğin gibi ojeyle topuklu ayakkabılarla eteklerle hiç işim olmazdı hiç özenmedim ki. insan belli bi yaşa gelince anlıyor hangi tarafta olduğunu. dediğin gibi başta tüm çocuklar cinsiyetsizler.
bu arada babanın da aybaşı olmasına çok güldüm.

Primarima dedi ki...

Aaaaa Yaesemin Evcim ve gece cimnastıgıne ne oldu onu bılmıyormusun yoksa :)

Robin Goodfellow dedi ki...

gülcan: vay demek yalnız değilmişi, benden başkaizşeyicisi varmış tutti fruttinin :D

primarima:aa onu bilmiyorum o ne yahu:S

Primarima dedi ki...

yA SEN YASEMİN EVCİMİ BİLMİYORMUSUN CİDDEN AYSEGÜL:))
LASTİK KIZ DIYEDE BILINIRDI HATTA BİR FİLMİ VAR COK GULERIM LAMBADA YAPARLAR ŞEYLE...NEYDİ O ADAMIN ADI HADI BUYUR BAKALIM UNUTTUM.MANKEN VE DANSCI BIR ADAM VARDI NEYDI BEEE....