30 Temmuz 2010 Cuma

Uçak uçtu!

Al işte sana tatil dalgınlığı , uçağımızı kaçırdık! Biz yarın biliyorduk ama bugünmüş. Alelacele alınan yeni bilet ve otele +1 gün otel ücreti. Hay bin kunduz.
Peki...
Biz uçağımız kalkarken ne mi yapıyorduk?

29 Temmuz 2010 Perşembe

Kezban Tatilde 3

Her yerde English Breakfast görmekten bunalmış, kalabalıktan ve görgüsüz turist milletinden sıkılmış, en son 130 tl'ye akşam yemeği görünce gözlerimiz pörtlemiş 2 sevgili dün atladık motorumuza Kayaköy'e gittik. Giderken de markete uğrayıp kendimize yolluk aldık. Kurduk pikniğimizi sandviçlerimizi tatlılarımızı yedik. Aman Allah'ım o ne güzellik öyle! Mutlaka mutlaka görmelisiniz. O yollar, o köy kokusu, doğası,  her şeyi şahane!

Üstte Karmylasoss'u görüyorsunuz. Karmylasoss'un mimari özelliği hiç bir evin diğer evin ışığını kesmemesiymiş.Likyalılardan sonra Rumlara aitmiş. Rumlar mübadele sırasında buraları terk etmek durumunda kalmışlar. Zamanla Kayaköy olarak yerleşim yeri olunca, koruma altında olmayan yerleri bazı kişiler alıp, restore etmişler. Hatta bazı evlerin bahçesinde antik çağdan kalma kilise falan vardı.Sokakları nefisti. Buradaki pansiyonlara ve yemek yenilecek yerlerine bayıldım.

Fethiye ve Ölüdeniz bölgesindeki kazık işletmelerden sonra mis gibi köy kahvaltısı fiyatını en son 5 TL olarak görünce doğal olarak gözlerimiz yaşardı.
Buralara gelip belki 15 gün kalmazsınız sıkılrsınız ama mutlaka 2-3 gün kalıp kafa dinlenmeli. Çok sessiz sakiiin, huzurlu.

Kayaköy'ü geçtikten sonra Gemiler Adası'na doğru yola devam ettik. Gemiler Koyu diye de bilinirmiş.Mis gibi çam ormanlarının çevrelediği yolda devam ederken birden karşınızda muhteşem denizi beliriveriyor. Sağ tarafınız uçurum, solunuz çam ormanı önünüz deniz. Sevinçten çığlıklar ata ata koya vardık. Koya giriş, kişi başı 2,5 TL.
En pahalı yiyecek 20 TL o da karides. Geri kalan her şey normal fiyatında. Hemen havlumuzu serdik, kendimizi berrak sularına attık. Tepede zeytin ağaçları, sağın solun dağlar...


Dönüşte motorumuz arıza yapsa da, gecikmeli otelimize dönsek de harika bir gündü. Yarın sabah erkenden motora atlayıp köy kahvaltısı yemeye gideceğiz.
Bugün de Saklıkent turumuz vardı. Ama çok yorgunum , onun da yazısını artık ne zaman uygun olursam o zaman yazarım.
Son olarak, buralara gelip de Kayaköy'ü ve Gemiler Koyu'nu görmeden gitmeyin. Çok şey kaçırırsınız.

27 Temmuz 2010 Salı

Kezban Tatilde 2


Bugün arkadaşlarımızı yolcu ettik ve Uzi ile motor kiralayıp düştük yollara. Gönlümüz nerede istiyorsa orada girdik denize. Keyfimize keyif çattık, gün ortasında sıkılıp kendimizi serin odamıza attık, dinlenip tekrar sıcağa çıktık. Dün tekneden atladığım zaman oluşan çürük kocaman oldu, oturup kalktıkça acıyor, o yüzden bir tekne turuna daha dayanamayacağıma karar verip Kelebekler Vadisi turunu iptal ettik. Bir dahaki sefere dedik.





Yapacak çok şey var o yüzden bu anları tarihe not düşüp gidiyorum. Uzuun uzun yazmayı sonraya bırakıyorum.
Haydi bana eyvallah.

26 Temmuz 2010 Pazartesi

Kezban Tatilde

İki gündür saadet içindeyim. Cumartesi akşamı geldik otelimize yerleştik. Akşam yemeğinden sonra vurudk kendimizi yollara. Arkadaşlarımızla buluştuk. Geçen yılın Olimpos faciasından sonra mis gibi geldi Ölüdeniz. Canlı cıvıl cıvıl. Gerçi şu barların saçma sapan şovları, turist çekmek için binbir maymunluk yapmaları , her restoranda özel English Special menüleri salakça gelmiyor değil. Ha bir de burası pahalı. Her şey normal fiyatının 3 katı falan. Normalde mesela Midpoint'de lüks bir yemeğe vereceğin paraya burada antin kuntin yemekler var mesela, dünyanın en pahalı hamburgeri var, kıçıkırık bir restoranda bile 9 liraya pancake var, 16.50 tl'ye spagetti var...
Neyse ,dün Ölüdeniz'de denize girdik. Meraklısına söyleyeyim; denizi bulanık, ılık ama doğası güzel gerçekten. Uzi ile kano kiralayıp bütün kıyıyı gezdik. Ve bir not daha; burada nem yok. Evet hava felaket sıcak, evet resmen kumsalda yandığını hissediyorsun ama şapır şapır terlemiyorsun. Ama Fethiye'nin merkezi sıcak, hem de nemli ve yapış yapış.
Havada o kadar çok yamaç paraşütü yapan vardı ki bir ara havada 11 tane saydım. Ben de istiyorum, hatta buraya karar vermemizdeki etkenlerden biri de oydu. Fakat yamaç paraşütü 120 tl. Buna değer belki ama burada her anında kazıklandığın hissinden dolayı bunda da sezonda parsayı toplayalım zihniyetinin bir parçası olmak istemiyorum. Ya da bilmiyorum canım çok fazla bunu yapmayı istiyor .
Yüzdük, piştik, akşam da Fethiye'nin merkezine gittik. Ben İstanbul'da olmayan hiç bir şey görmediğim için çarşısı falan pek çekici değildi. Yine aynı kazıkçı zihniyetle üstünde Fethiye-Ölüdeniz yazan her boku satılığa çıkartmışlar.
Feneri de orada söndürdükten sonra geldik 2.güne...
Bugün de her tatilcinin vazgeçilmesi tekne turumuzu gerçekleştirdik. Her tatil beldesinde muhakkak bir akvaryum koyu vardır değil mi? Burda da var. Biz de 12 adalar turumuzu yaptık. Denizde fırtına vardı o yüzden bazı yerleri es geçtik. Her koyda atlamaca, kaydıraktan kaymaca, eğlence... Demir attık mı Age'yi tutmayın.
Teknenin en üst kısmında bir yer vardı. 4 Metre falandı. Millet atlıyor, çılgın! Ama oraya kadar gidip geri dönen de çok. Atlasam mı atlamasam mı? Taktım gözlülümü, çıktım oraya, başım döndü. Düşme korkum yüzünden balıklama bile atlayamam ben, rüyalarımda bile düştüğümü görürüm. Yumdum gözümü atladım. Boşluk duygusu çok fena, düşme hissi de öyle... Kendimi düz tutmaya gayret etsem de çaaaaaaaaaaaaaat! Bacaklarım belim totom cayır cayır yandı. Refleksle bacaklarımı karınma çekersem olacağı budur. Şu an özellikle sağ bacağımın arkasında koca bir çürük var.
Yüzdük yüzdük öldük. 6 Kişi muza bile bindik, caanım 4 senelik deniz ayakkabılarımın tekini muzda düşürdüm, ara ki bulasın.

Bütün gün güneşlenmek için uğraşmasam da şu an yanık ötesi bir Ayşegülüm ben. Aferin bana !

24 Temmuz 2010 Cumartesi

Age kaçar

Valizler hazır. Uzi ile 2. tatilimize hazırım. Geride kalbi kırık bir it bırakıyorum, onu almadığım için küskün, dün gece valizin üstünde uyudu kuzum. Artık arabamız olursa onu da götürebileceğimiz bir tatil yaparız ancak. O zamana kadar melül melül bakacak.


2.5 Yıldır çalıştığım, bana yuva olmuş işyerimde son günümdü. Bizde doğum günleri dışında gidene de parti yapılır. Bana da yapıldı. Dondurmalı pastamız kesildi, eğlenildi gülündü, gözler doldu , vedalar edildi. Bilinmeyene doğru yola çıkıldı. Kendime kesin bir iş bulmadım henüz. Zamanı gelmedi daha hissediyorum. Şimdilik dinlenmedeyim. Şimdilik işle ilgili bir şey düşünmemeye ve bunu tatil sonrasına bırakmaya karar verdim.


Düşünce budur işte. Canım Ebru'm bunca işinin arasında oturmuş bana tatil tişörtü yapmış. Paraşütle atlayan Nancy, Uzi ve ben .
Bayıldım, herkese de gösterdim "bakın arkadaşım benim için yapmış" diye. Görgüsüzlükte tavan yaptım.


Gecelerdir rüyalarımda tatil var, deniz var, kum var, aşk var, meşk var. Sonunda uzuun ve yorucu bir kışın ardından tatil zamanı geldi. Bana iyi yolculuklar. Tatilde görüşmek üzere.

23 Temmuz 2010 Cuma

Yedikule bekliyor

Bu ayın çağrısını da yapalım, Yedikule hayvan barınağı'na yardımımızı yapalım. 
Bu ay İstanbul sakinlerinin tatile gitmesiyle beraber barınak ziyaretlerinde azalma olmuş. Madem öyle oturudğumuz yerden de yardım gönderebiliriz.
Yardım etmek için:

Bu linkten yardım sayfasına ulaşabilir,
ve
mama ve ihtiyaç listesindeki bazı malzemeleri satın alıp barınağa kargoyla yollayabilirsiniz.

Şimdiden teşekkürler ediyorum.

Acil ihtiyaçlar:

ACİL İHTİYAÇLARIMIZ
MAKARNA-SÜT-BİSKÜVİ -ESKİ GAZETE-BATTANİYE-YORGAN-TETRADOKS TB-ULCRAN AMP-LİBAVİT K-ASİST TB-CEFAZOL AMP-İESİLİN 800.İ.Ü AMP-BEBE VİT ŞURUBU-BEMİKS-BECOZMY C TB-DEPOMEDROL AMP-2LİK-5LİK ENJ-SARI-PEMBE ANJİOCAT-YÜZEY TEMİZLEYİCİ(KREM-SIVI)ÇAMAŞIR MAKİNASI DETERJANI-YUMUŞATICISI
KAĞIT HAVLU-KAĞIT PEÇETE-DOMESTOS ÇAMAŞIR SUYU-ALKOL 1LT-BETADİNE SOLÜSYON-CİLT TEMİZLEYİCİ SOLÜSYON-ZEFİRAN-GAZLI BEZ-PAMUK-STERİL ELDİVEN 7 NO7.5 NO.
         KÖPEK VE KEDİ KURU VE YAŞ MAMA -KEDİ KUMU-KULUBE-YAĞMURLUK-ÇİZME-BATTAL BOY ÇÖP POŞETİ-BÜYÜK BOY PLASTİK KOVA(YEMEK ARTIKLARI TAŞIMAK İÇİN)NON STERİL ELDİVEN-KAĞIT HAVLU-ISLAK MENDİL-     

21 Temmuz 2010 Çarşamba

Üç


Kaldı üç gün.
Tatil için elbiseler hazır.
İstifa hazır.
Tatilde bizimle olacak matrak arkadaş grubu hazır.
Sevgili hazır.
Şnorkeller hazır.
Yamaç paraşütü için gereken cesaret hazır.
Tatilde okunacak kitabım hazır.
İş yerinde son günlerim. 2,5 Yıldır emek verdiğim, çalıştığım, evim bildiğim yerden ayrılma zamanı. Bunun için gereken güç hazır.
Tatile kaldı son üç.

16 Temmuz 2010 Cuma

Son sekiz

İstifamı ettim, Kpss'ye girdim, o olmazsa diye kendime 4 gün çalışacağım bir iş buldum, pazartesi tatil alışverişi, 23 cuma işte son gün, yeni iş 16 Ağustos , o zamana kadar evde film, gezmece tozmaca, sims oynamaca, it gezdirmece.
Geriye sayıp bekliyorum, haftaya cumartesi tatile gidiyorum keyfimi çatıyorum.
Portakalı soydum başucuma koydum :P

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Stumble Upon

Yeni keşfettim Stumbleupon'u. www.stumbleupon.com'a giriyorsunuz, ilgi alanlarınızı seçiyorsunuz, nette o ilgi alanlarıyla ilgili siteleri önünüze döküveriyor. Mükemmel bir surf yapma sitesi. Mozilla kullanıcıları için bir eklentileri var , araç çubuğu olarak tarayıcıya ekliyorsunuz. Stumle! tuşuna basar basar ilgi alanınızla ilgili rastgele bir site açıveriyor.

Bir kaç örnek verecek olursam: 

Normalde insanlar iskambil kağıdından basit evler yapar dimi, ama bu adam iskambil kağıdından bakın neler yapmış:
http://www.cardstacker.com/gallery.html


Değişik bir patates tarifi
http://blogs.babble.com/family-kitchen/2010/06/16/hasselback-potatoes/

Siz hala kumsala klasik kalp içinde baş harflerinizi mi yapıyorsunuz?
http://www.boredville.com/32167/Beach-Art

Ben suçluyu gözünden tanırım diyenler, hadi buyurun bulun:
http://picktheperp.com/


Daha biirrr dolu site bulursunuz. Haydi iyi eğlenceler.