19 Temmuz 2011 Salı

Umut


Şimdi Begonvilli Ev'de gördüm.
Bu canım köpek Antalya'da ormanda bi5tkin bir halde yatarken bulunmuş. Hayvancağız hem hasta hem de açlık ve susuzluktan mahvolmuş. Hemen bir "insan" tarafından kucaklanıp kliniğe götürülmüş. Şu an tedavisi sürüyor. Masrafları için desteğe ihtiyaç var. Ayrıca iyileştikten sonra da bir yuvaya gitse ne güzel olur.


not: Şimdi öğrendim ki tedavi masrafı için gereken para toplanmış, sıra ev bulmaya geldi. Ama ben yine de Haysev'e destek olmak isteyenler için hesap numarasını yayınlıyorum. Umut için olmasa bile eminim bu bağışın gideceği yavrucuklar vardır.


HaySev Derneği'ne bağış yapmak isteyen üyelerimiz için hesap numaramız:
Banka: Ziraat Bankası
Şube : Çankaya (798)
Hesap Sahibi: Hayvansevenler Derneği (Haysev)
Hesap No: 56997864-5002
IBAN : TR77 0001 0007 9856 9978 6450 02

15 Temmuz 2011 Cuma

Herkes yerlesti



Evdeki bütün eşyalar gibi Nancy de evdeki yerini hemen buldu. Gerçi kendisi yakın zamanda dönemine girdiği için anneme gitti ama dönecek elbet ve camın kenarındaki yerini alıp çocukları korkutmaya devam edecek.
İş değiştiriyorum, evet yine ! Allah'ım hayatımı bu alanda geçirmek istemiyorum. En kısa zamanda kendime bir çıkış yolu bulmak zorundayım. Her türlü parlak fikre algılarımı açtım, bulacağım inanıyorum. Haftaya perşembe işyerimde son günüm. Sonrasında 1 hafta tatile gideceğiz, dönüşte 1 Ağustos'ta da yeni yerime başlıyorum.

Bu aralar acemi şoförlük evrelerindeyim. İlk başlardaki o deli cesaretim kayboldu. Trafikteki denyolar yüzünden korkutucu anlar yaşadıkça cesaretim kırıldı. Ama kendimi bırakırsam bir daha direksiyon başına oturamam diye kendimi telkin edip çıkıyorum yola. Mesela geçen cuma günü tek başıma anneme gittim döndüm, cumartesi günü bizimkilerle gittiğimiz Yıldız Parkı'ndan geri döndüm. Alışverişe falan götürdüm falan. Bugün benim için zor bir görevi yerine gietirip Tem'e çıktım. Size birşey diyeyim mi sokak arası bin daha zormuş o yoldan. Duran arabalar, kaybolmuş şeritler ve denyo yayalar beni korkutanmış meğer. Bugün gayet rahat gittim döndüm helal bana. Yeni işyerim evimden uzakta ve ilk iş günüme kadar o yolda kullanacak kadar öğrenmem lazım. O yol da yol yani. "The Kamyonlu Yol" . Bakalım neler olacak.

Evime alıştım. İşten eve girince büyük mutluluk ve huzur doluyorum. Bu sıcaklardan bunalmış olarak girsem de kendimi önce banyoya atıyorum serin suyla kendime geliyorum. Yemeğimizi yiyoruz, genelde Uzi benden önce gelmiş olduğu için yemekleri hazırlamış veya mutfağı toparlamış oluyor ( not:  kızlar yemek yapan erkek buldu mu kaçırmayın ) , yemeğimizi yerken gün içinden konuşuyoruz gülüyoruz eğleniyoruz kritik yapıyoruz , sonra ya birlikte oyun oynuyoruz (şimdi de Assassin's Creed oynuyoruz ), isteyen kitabını okuyor (ben) isteyen gece 1 lere kadar oyun oynamaya devam ediyor (Uzi), hafta içi genelde böyle geçiyor. Hafta sonu da arkadaşlarımızla geçiriyoruz. Geçenlerde çılgınlar grubu geldiler ve evli ziyaretlerini gerçekleştirdiler. Sabah saat 6 olduğunda biz hala köpek gibi gülüyorduk, iyice şirazemiz kaymıştı ve kimsenin aklına uyumak gelmemişti. Çılgınlar grubu hani şu 80ler partisini yaptığımız grup efendim.

Yarın sonunda Harry'nin vedasını bir de sinemada izleyeceğim efendim. Artık bitiyor. Benim gibi bir zamanlarınızı mutlulukla Harry Potter ile geçirmediyseniz beni anlayamazsınız. Karanlık ve güzel bir final bekliyorum.

Yaz rehaveti dört bir yanımı sarmış durumda. Bunu yazabildiğime dua edin.
( Bu ne megalomanlık bre! )

6 Temmuz 2011 Çarşamba

X olsun da görürüm seni

Allah'ım bu lafı edenein ağzına ÇAAAAAAAAAAAAAT diye patlatmak istiyorum. Bre mutsuz , bre patavatsız ben mutsuz olsam sen mutlu , tatmin olmuş mu olacaksın !