4 Şubat 2010 Perşembe

Cevap var!

Beykoz 'da yaşananlarla ilgili atılan maile cevap geldi.
Yorumsuz aktarıyorum:


Konu Beykoz Belediye Başkanlığı' nın yetki ve sorumluluğundadır. Beykoz Belediye Başkanlığı' ndan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Beyaz Masa Birimine gönderilen cevabi yazı aşağıdaki gibidir. Beykoz Belediye Başkanlığı' nın iletişim bilgileri aşağıda tarafınıza verilmiştir.


Adres:

Gümüşsuyu Mahallesi Kelle İbrahim Caddesi No: 43 34820 Beykoz

İstanbul / TÜRKİYE

Telefon:

+90 (216) 322 25 04

Fax:

+90 (216) 331 05 23

E-Posta:

beykoz-bld@beykoz.bel.tr


Kamuoyunun bilgisine


Beykoz Belediye Başkanlığı olarak seçildiğimizden bu yana sokak hayvanları ile ilgili bölgemizde bu konuyla ilgilenen şahıs ve derneklerle defalarca toplantılar yaptık. Anadolu yakası Belediye Başkanları toplantılarına bu konuları taşıdık çare aradık. Komisyonlar kurduk. Şimdi şubat ayı içerisinde bu konuyla ilgili bir sempozyum çalışması yapılacak.

Ayrıca;

1 - Beykoz'da sokak hayvanları ile ilgilenen kesimlerin hiçbirisi diğerini beğenmiyor, tasvip etmiyor, beraber çalışmak istemiyor.

2 - Sorumluluğu bizde olan konuda her alanda yetkisizliklerine rağmen karışmak istiyorlar.

3 - Barınağımıza giriş çıkışlarda kendilerini tek yetkili olarak görme alışkanlıklarından vazgeçmek istemiyorlar

4 - Hayvanseverler arasından seçtiğimiz bize danışmanlık yapacak hanımefendiyi beğenmiyorlar.

5 - Yetkili olsun dedikleri insanlara yetki veriyoruz onu da beğenmiyorlar.

Neler yaptık:

- Hayvanseverlerle defalarca randevu derdik (hepsi kayıtlı) görüşmeler yaptık.
- Bütün sokak hayvanları ile ilgilenen kuruluşları enaz 3 kere bir araya getirerek ortak çalışma alanları oluşturmaya ve ortak fikir birliği sağlamaya çalıştık.
- Köy ve mahalle muhtarlarımızı ortak toplantıya çağırdık onlara ilgili yasa hükümlerini ve sorumluluklarını anlattık.


- Sokak hayvanları ile ortak yaşanması gerektiğini ve bu kavramı yerleştirecek çalışmalar yaptık.

- Halk günlerimizde yoğun olarak gelen şikayetlere cevap vermeye halkı sokak hayvanlarına karşı daha duyarlı olmaya çağırdık.

- Beykoz Belediye Meclisi olarak bu konuyla ilgili araştırma yaptık
- Konuyu Anadolu yakası belediye başkanları toplantısına taşıdık.

- Bu konuda sempozyum yapılmasına destek verdik.

31.01.2010 tarihinde meydana gelen olaylarla ilgili görüşümüz;

- Olayı meydana getirenleri kınıyorum

- Hiçbir şekilde olayı tasvip etmemiz mümkün değildir

- Olayın oluş şeklini, hayvanların ne şekilde zehirlendiğini tetkike çalışıyoruz

- Elimizde bütün hayvanların bedenleri bulunsaydı olayın tıbben nasıl olduğunu daha rahat çözecektik. Ancak hayvan bedenleri bazı kendini bilmezler tarafından kaçırılmıştır.

Ancak:

- Olayla uzaktan ve yakından ilgisi olmayan Belediyemize karşı yapılan saygısızlığı, pervasızlığı ve insanlık dışı (hayvanseverliğe hiç sığmayan davranış tarzı) yapılan saldırıları kabul etmek mümkün değildir.
- Demokratik toplumlarda tepkinin modern, çağdaş usullerde yapılanları makbuldür. Çözüm bu şekilde olur. Dün gece tepki gösterenlerin tavırlarını anlamak ve hoş karşılamak mümkün
değildir.
- Hele hele, olay hakkında bilgi isteyeceğine içeriğini bile okumadan birilerinin hangi maksatla kaleme aldıkları e-mailleri bize gönderenleri düşünmeye davet ediyorum.
- Birilerinin dolmuşuna binmeyen, dolmuşuna gelmeyen, iyi niyetlerinizi, kötü niyetlilerin heveslerine altlık yapmayın.

- Kötü sözler mutlaka ilgilisine döner.
SONUÇ:

Beykoz Belediyesi olarak şeffaf bir yönetime sahibiz. Hiçbir kimse bizim hayvan haklarımıza olan duyarlılığımız test etmesin.
Biz insanız, her insanın ne ifade ettiğini, hayvanlarının haklarının ne olduğunu biliriz.
Hayvanseverler kendi aralarındaki ilişkilerde bizi kullanmaya kalmasınlar.
Biz insanları ve hayvanları (Allah'ın yarattığı bütün varlıkları) seviyoruz.
Yapılan provokatif olayı çözmeye çalışıyoruz. Elde edeceğimiz bilgileri sizinle ve kamuoyuyla paylaşacağız.
Bu hususları bilgilerinize ve kamuoyuna arz ederiz.

Saygılarımızla


Beykoz Belediye Başkanlığı



Cevap bu.

YORUMU SİZE BIRAKIYORUM.

7 yorum:

JERRY dedi ki...

"Bizim bir alakamız yoktur" demek sorumluluk saibi bir belediyenin cevabı olabilir mi? sen nasıl sorumlu değilsin? Birileri senin sınırların içinde hayvanları katlederken sen neredesin? Katletilen insanlar olsaydı böyle bir cevap verebilecek miydin? Biz Allah'ın yarattığı her canlıyı severiz demesi kolay. Biliyoruz iz belediyelerin nasıl hayvan sevdiğini. Beykoz parklarını bilemem ama Şişli'deki neredeyse her parkta "köpekler giremez" levhası var ama malum belediye başkanları köpeklerle yürüyüş bile yapmıştı 2-3 ay önce. Çünkü onlar her canlıyı seviyor. Öldürerek, tekmeleyerek,iğrenerek,yasak getirerek..

SeRiOuuS dedi ki...

kimse kusra bakmasın elbettekı hayvan hakkı onemlı korunmalı ama bu kadar sefalet ıcınde sokak cocukları varken kımse onlar ıcın sesını cıkarmazken hayvan sovunucularının bu sekılde yırtınmalarını anlamıyorum..
haberlerde kadınlar kendılerını parcalıyorlar..
galıba deger gormek ıcın bır kurke ıhtıyacı var cocuklarımızın..
neyse.. bılmem olayı anlatıs tarzım nasıl oldu ama ne demek ıstedıgımı dıkkatlı dusunen bırı olursa anlar..

Robin Goodfellow dedi ki...

serious: ben kusura bakıyorum serious. yaşam önceliğinin sende yani insanlarda olduğu kanısına nasıl vardın merak ediyorum doğrusu, yani sokaklarda aç çocuklar varken sokak hayvanları veya insan olmayan herhangi bir canlı öldürülebilir öyle mi? peki soralım o zaman sana, sen sokakta bunca aç çocuk varken onlar için bir şey yaptın mı?
senin anlayamadığın o yırtınan kadınalr aynı duyarlılığı belki de insanlar için de gösteriyor nereden biliyorsun? ben de kendimi yırtıyorum sokak hayvanları için sence ben çocuklar için bir şey yapmıyor muyum? veya yapmak zorudna mıyım? dünyanın dengesi böyledir, bazı insanlar çocukları kurtarır bazıları hayvanları bazıları çevre kirliliğini kurtarır.
bir canlının yaşama hakkını savunmuyorsan (o canlı insan olmadığı için) zaten bu anlatmak istediklerim senin için sinek vızıltısı gibi gelecektir.

Jones dedi ki...

serious o zaman siz çocuklar için bir şey yapın,yapıyorsanız devam edin...Bizim hayvanlar için uğraşmamız sizi engellemesin lütfen her ne yapıyorsanız (?!) devam edin.Buyrun.
Hepinizin ortak lafıdır,"sokakta o kadar çocuk var" veya "bunu besleyeceğine çocuk okut"...Yeni bir şeylerle gelin,artık alıştık bunlara...
Sadece hayvanlara yardım edilmeli gibi bir söylemimiz yok,en azından ben denk gelmedim,sen puck?? Siz çocuklara edin,biz hayvanlara...Bu kadar basit...

---
Bu arada belediyenin söylemi ne kadar informal!

lale kunt dedi ki...

bu ülkeyi de, belediyeleri de Allah bildiği gibi yapsın! hergün yeni bir vahşet, yeni bir katliam. hepinizden bıktım be! insanmış, duyarlıymış. nerde? hayvanlara nasıl davrandığınızı çok iyi biliyoruz biz gerizekalı değiliz çok şükür. 28 yıldır vatandaşı olduğum ve içinde yaşadığım ülkenin nasıl insanların elinde olduğunu da biliyorum, tecrübeyle sabit.
obama geldi bi kediyi sevdi diye bir hafta haber bültenlerinde o hayvanı gördük be, gözlerimiz fal taşı gibi açıldı şaşkınlıktan bakakaldık. neden acaba? bizde kim hayvan sevmiş? garip geldi tabi, hoş niye sevdiğini de anlayamadık ya zaten. ne gerek vardı? sokak kedisi işte tekmele, zehirle, öldür, ez, aç bırak, yemek verenlerle kavga et, tehdit et. karda kışta kaç kişi o kıymetli poposunu çıkardı da bi lokma ekmek verdi hayvanlara acaba? bi de utanmadan açıklama yapıyolar.

seriouus, sen de ne ilginç bir tepki vermişsin, ama şaşırmadım. şu ülkede insanların %90'ı NE YAZIK Kİ senin gibi düşünüyolar. neden insan öncelikliymiş acaba? kendimizi üstün sayıpta bütün dünyanın içine ettik, can aldık, vahşileştik. neden insan canı hayvan canından daha kıymetli ki? insan konuşabiliyo, silah üretebiliyo, can alabiliyo diye mi?
sen de kaldır totonu git çocuklara bak o zaman. madem o kadar akıllısınız sokakta tinerci çocuk kalmasın, git bak bakiim taksime. konuşmakla olmaz, iş başı yap, yaz, biz de okuyalım utanalım olur mu?

kusura bakma ayşegül'cüm o kadar uzun yazdım, ama çok üzügünüm ve sinirliyim..

Robin Goodfellow dedi ki...

jones: ya dimi bunu besleyeceğine çocuk okut söylemi var bir de. bunu diyenler de sanırsın eğitim gönüllüsü. boş laf olsun torba dolsun işte.

uyuz cadı: ne kusura bakıcam ağzına sağlık.

Mimmi dedi ki...

"Just a Dog"

From time to time, people tell me, "lighten up, it's just a dog," or, "that's a lot of money for just a dog." They don't understand the distance traveled, the time spent, or the costs involved for "just a dog."

Some of my proudest moments have come about with "just a dog." Many hours have passed and my only company was "just a dog," but I did not once feel slighted.

Some of my saddest moments have been brought about by "just a dog," and in those days of darkness, the gentle touch of "just a dog" gave me comfort and reason to overcome the day.

If you, too, think it's "just a dog," then you will probably understand phases like "just a friend," "just a sunrise," or "just a promise." "Just a dog" brings into my life the very essence of friendship, trust, and pure unbridled joy. "Just a dog" brings out the compassion and patience that make me a better person.

Because of "just a dog" I will rise early, take long walks and look longingly to the future. So for me and folks like me, it's not "just a dog" but an embodiment of all the hopes and dreams of the future, the fond memories of the past, and the pure joy of the moment.

"Just a dog" brings out what's good in me and diverts my thoughts away from myself and the worries of the day.

I hope that someday they can understand that it's not "just a dog" but the thing that gives me humanity and keeps me from being "just a human."

So the next time you hear the phrase "just a dog." just smile, because they "just don't understand."
(Authored by Richard A. Biby)